Sperm DNA Hasarı ve Tedavisi.Op.Dr.Tansel KAPLANCAN
Tüp Bebek Tedavisinde Sperm DNA Hasarının Önemi
Op. Dr. Tansel Kaplancan canlı yayında, tüp bebek tedavisinde sık karşılaşılan başarısızlık nedenlerinden biri olan sperm DNA hasarı konusunu detaylı şekilde anlattı.
DNA Hasarı Nedir ve Neden Önemlidir?
DNA hasarı, spermin dış görünüşü normal olsa bile, iç yapısındaki bozulmaları ifade eder. Laboratuvardaki embriyologlar spermin yalnızca dış yapısını — baş, boyun, kuyruk — görebilirler. Ancak spermin DNA’sında hasar varsa bu durum, yumurtanın döllenmesi sonrasında embriyo gelişimini olumsuz etkileyebilir.
Dr. Kaplancan, özellikle şu hasta gruplarında DNA hasar testinin zorunlu olduğunu vurguladı:
3. günde gelişimi duran embriyolar
5. güne ulaşamayan embriyolar
5. güne ulaşıp transfer sonrası tutmayan embriyolar
5. günde genetik incelemesi yapılan ve olumsuz sonuç çıkan embriyolar
Bu durumlarda DNA hasarı ölçülmeden tedaviye devam edilmesi, gereksiz tekrarlar ve başarısız denemelere yol açabilir.
DNA Hasarı Oranları ve Tedavi Yaklaşımı
%10’un altındaki DNA hasarı normal kabul edilir ve tedavi gerektirmez.
%20–30 arası DNA hasarı olan hastalar doğal yolla da gebe kalabilir, ancak başarısızlıklar tekrarlıyorsa bu oranın düşürülmesi gerekir.
%60 gibi yüksek DNA hasarı durumlarında tedaviye başlamadan önce bu oran mutlaka kabul edilebilir seviyelere indirilmelidir.
Tedavi sürecinde 3–6 ay boyunca iğne, ilaç, hap, diyet, antioksidan, sigara ve alkol bırakılması gibi yöntemler uygulanır. Eğer DNA hasarı düşmezse, testisten sperm elde etme (TESA/MikroTESE) yöntemine başvurulur. Testis içindeki spermlerde DNA hasarı, ejakülat spermlerine göre yaklaşık 6 kat daha düşüktür.
Her Hastada Farklı Tedavi
DNA hasarının düşmesi kişiden kişiye değişir.
-
Kimi hastada varikosel ameliyatı ile düşer.
-
Kimi hastada antioksidan tedavi ve diyet ile düşer.
-
Kimi hastada ise iğne tedavisi gerekebilir.
Bu nedenle, her hasta için ayrı değerlendirme ve DNA hasar testi + FISH testi yapılması önemlidir.
Testlerin Önemi ve Sık Yapılan Hatalar
Dr. Kaplancan, sık karşılaştıkları bir durumu şöyle anlattı:
Bazı hastalarda defalarca tüp bebek denemesi yapılmasına rağmen DNA hasarı testi istenmemiştir. Sonuç başarısız olunca “Her şey güzeldi ama neden olmadı anlamadık” denir. Oysa test yapılmadığında neden bulunamaz ve gereksiz yere ticari amaçla tekrar tedaviler yapılmış olur.
DNA Hasar Testi Nasıl Yapılır?
-
Bu test bir ameliyat değildir.
-
Hastadan 3–5 günlük cinsel perhiz sonrası sperm örneği alınır.
-
10 gün boyunca her gün 1.000 sperm incelenerek toplam 10.000 spermdeki DNA kırıkları ölçülür.
-
Sonuç yüzde olarak rapor edilir.
Testin adı “Sperm DNA Fragmantasyon Testi” veya “TUNEL Testi” olarak geçer. Her laboratuvar bu testi yapmaz; genellikle tüp bebek merkezleri veya özel genetik laboratuvarları uygular.
Normal Sperm Testi, Normal DNA Anlamına Gelmez
Dr. Kaplancan, sperm sayısı ve hareketliliği normal çıkan bir testin, DNA hasarının da normal olduğu anlamına gelmediğini vurguladı.
Örneğin, 90–100 milyon sperm sayısı, %60–70 hareketlilik ve normal morfolojiye rağmen DNA hasarı yüksek olabilir.
Yaklaşan Bilimsel Toplantı
Aralık ayında İstanbul’da yapılacak bir toplantıda, androloji uzmanları, kadın doğum uzmanları ve embriyologlar bir araya gelerek erkek kısırlığı ve tüp bebekteki yanlış yaklaşımları tartışacak. Dr. Kaplancan, bu toplantının Türkiye’de ilk kez yapılacağını ve özellikle hasta yararına önemli sonuçlar çıkacağını belirtti.
Yayında Sorulan Sorular ve Cevapları
Soru 1:
2020 yılında DNA hasarım vardı. Tedavi sonrasında sıkıntı görmediler. Dört defa tüp bebek yaptık ama tutmadı. Neden olabilir?
Cevap:
2020 yılında DNA hasarınızın ne kadar olduğu önemli. Tedavi olduktan sonra bu değer kaça düştü?
Bazen DNA hasarı düştükten sonra bile ejakülat spermi kullanmak yerine testisten sperm çektiğimiz oluyor.
Bu nedenle tüm testlerinizi göndermeniz gerekir. DNA hasarı tedavisi; diyet, sigaranın bırakılması, alkolü kesme, antioksidan tedavi ve kilo kontrolü gibi adımlar içerir.
Ancak bu değer düştü diye tamamen sorun çözüldü anlamına gelmez. Tansiyon gibi, ilaç alındığında düşer ama bırakıldığında tekrar yükselir. Bu nedenle tedavinin sürekliliği önemlidir.
Soru 2:
Genetik sonucu iyi gelmedi. Embriyo transferi yapılabilir mi?
Cevap:
Genetik sonucu iyi gelmeyen embriyoyu transfer edemem. Eğer kromozom bozukluğu veya genetik problem varsa, doğacak çocukta sağlık sorunu olma riski vardır. Düşük riski de artar. Bu nedenle, genetik sonuç normal gelene kadar devam edilmesi gerekir.
Soru 3:
SD3 SP nedir?
Cevap:
Bu, bir kandırmacadır. SD3 diye bir şey yoktur. Spermler kendi kendine ilerlemez. SA, SB, SC, SD şeklinde sınıflanır.
SC ile SD gruplarında kuyruk çıkmış olabilir ama bu spermlerle tüp bebek yapılsa bile başarı beklenmez.
Hiçbir doktor “spermi ilerlettim” diyemez; diyorsa, bunu kanıtlaması gerekir.
Soru 4:
Sperm DNA hasarım olup olmadığını nasıl öğrenebilirim?
Cevap:
Sperm DNA hasar testi bir ameliyat değildir. 3–5 günlük cinsel perhiz sonrası sperm örneği verilir.
10 gün boyunca her gün 1000 sperm incelenir, toplamda 10.000 spermdeki DNA kırıkları ölçülür.
Sonuç, yüzde olarak raporlanır. Bu test genellikle tüp bebek merkezlerinde veya özel genetik laboratuvarlarda yapılır.
Soru 5:
Sperm testim normal çıktı. Bu, DNA hasarımın da normal olduğu anlamına gelir mi?
Cevap:
Hayır. Sperm sayısı, hareketliliği ve morfolojisi normal olsa bile DNA hasarı yüksek olabilir.
Aynı şekilde FISH testi de normal çıkabilir ama DNA hasarı olabilir. Bu nedenle sperm testinin normal olması, DNA hasarının da normal olduğu anlamına gelmez.
Soru 6:
DNA hasarım %27’den %17’ye düştü. Doğal yolla gebelik mümkün mü?
Cevap:
Evet, mümkündür. Sorun ortadan kalktıysa doğal yolla gebelik olabilir.
Ancak gebelik gerçekleşmiyorsa, sorunun devam ettiği anlamına gelir ve tedaviye devam etmek gerekir.
Soru 7:
Azospermi ile hipertiroid arasında bir bağlantı var mı?
Cevap:
Evet. Tiroid, vücudun enerji deposudur. Tiroid hormon bozuklukları hem kadınlarda hem erkeklerde üreme fonksiyonlarını etkileyebilir.
Soru 8:
Sol tarafta varikosel var. DNA hasarı, ileri hareket %5–10, uyku problemi, sigara kullanımı, üç tüp bebek denemesi ve üç kimyasal gebelik yaşadım. Ne yapmalıyım?
Cevap:
Tüm testlerinizi göndermeniz gerekir. Varikoselin durumu, DNA hasarı oranı, diğer hormon değerleri ve yaşam tarzı faktörleri birlikte değerlendirilmelidir.
Soru 9:
Azospermim var. MikroTESE oldum ama başarısız oldu. FSH 52. Daha önce sperm sayım 10 milyondu. Nasıl olur?
Cevap:
10 milyon sperm sayısı olan bir hastada MikroTESE’de yalnızca 4 sperm çıkması olağan değildir.
Bu durumda ya önceki sayı yanlıştır ya da ameliyatta yeterli tarama yapılmamıştır.
MikroTESE ameliyatı, testisin farklı bölgelerinden örnekler alınarak detaylı yapılmalıdır.
Soru 10:
Sperm sayım 1 milyon. My Factor ilacı işe yarar mı?
Cevap:
Önce 1 milyon sayısının sebebini bulmak gerekir. Nedeni bilmeden ilaç kullanmak fayda sağlamaz.
Soru 11:
Sperm sayım 1 milyon, morfolojiye bakılamadı. Neden?
Cevap:
Bazı laboratuvarlar 2 milyonun altında morfolojiye bakmıyor. Bu doğru bir yaklaşım değildir.
Tecrübeli laboratuvarlarda düşük sayılarda da morfoloji değerlendirmesi yapılabilir.
Soru 12:
Üç kez sperm testi yaptık, her seferinde 5 milyon çıktı. Ürolog iyi dedi, tüp bebek merkezi az dedi. Ne yapmalıyız?
Cevap:
Normal değer 15 milyon ve üzeridir. 5 milyon düşük bir değerdir.
Bu nedenle sebebi araştırılmalı, hormon testleri ve ultrason değerlendirmesi yapılmalıdır.
Soru 13:
Rahim ve yumurtalıklarımda sorun yok denildi ama eşim kendinde sorun kabul etmiyor. Ne yapmalıyım?
Cevap:
Bu süreçte pes etmek kolaydır ama zoru başarmak için eksik kalan noktaları tespit etmek gerekir.
MikroTESE dahil her aşamada tecrübeli doktor seçimi önemlidir.
Soru 14:
Haşimato tiroid ile azospermi arasında bağlantı var mı?
Cevap:
Evet, otoimmün hastalıklar sperm üretimini etkileyebilir. Bu nedenle tiroid hastalıkları da değerlendirilmelidir.
Soru 15:
Eşimde varikosel, sigara kullanımı, uyku apnesi, fazla kilo var. Benim birinci kromozomda kırık var. Ne yapmalıyız?
Cevap:
Öncelikle tüm testlerinizi göndermeniz gerekir. Hem erkek hem kadın faktörleri birlikte değerlendirilmelidir.
Soru 16:
MikroTESE’nin iyi yapıldığını nasıl anlarız?
Cevap:
Hastane ismi değil, ameliyatı yapan doktorun tecrübesi önemlidir.
Ameliyat raporları incelenerek yeterli tarama yapılıp yapılmadığı anlaşılabilir.
İstersen şimdi bu formatta 2. bölümü de çıkarıp düzenleyeyim, sonra 3. bölümü yapıp en sonunda hepsini tek dosyada birleştireyim. Böylece tüm yayın eksiksiz soru–cevap şeklinde olur. Devam edeyim mi?










