lady q  


Çocuk İstiyorum Dayanışma Derneği – Tüp Bebek

Doğal Döngüde Dondurulmuş Embriyo Transferi ve Hormonlu Tedaviler Arasındaki Farklar

Doğal Döngüde Dondurulmuş Embriyo Transferi ve Hormonlu Tedaviler Arasındaki Farklar

Doğal Döngüde Dondurulmuş Embriyo Transferi ve Hormonlu Tedaviler Arasındaki Farklar . Prof.Dr.Nadiye Löroğlu

Bu canlı yayında, tüp bebek tedavisinde sıkça merak edilen bir konu olan “doğal döngüde dondurulmuş embriyo transferi” ile “hormonlu (ilaçlı) embriyo transferi” arasındaki farklar detaylı şekilde ele alındı.

Soru 1: Tüp bebekte dondurulmuş embriyo transferi hangi yöntemlerle yapılabilir?

Dondurulmuş embriyo transferi iki şekilde uygulanabilir:

  • Hormonlu (ilaçlı) siklus

  • Doğal siklus (hormonsuz)

Tüp bebek tedavisinin ilk yıllarında daha çok hormonlu protokoller tercih edilmiştir. Çünkü bu yöntemle planlama kolaylaşır; adetle birlikte transfer günü önceden belirlenebilir. Ancak son yıllarda doğal döngüyle yapılan transferler giderek daha popüler hale gelmiştir.

Soru 2: Doğal siklus neden daha çok tercih edilmeye başlandı?

Hormonlu tedavilerde hastalar çok sayıda ilaç kullanmak zorunda kalır. Bu durum, hem fiziksel hem psikolojik olarak yıpratıcı olabilir.
Ayrıca kalçadan yapılan progesteron iğneleri zamanla bölgede sertlik ve ağrıya yol açabilir.
Tedavi başarısız olduğunda hasta “bunca ilacı boşuna kullandım” hissine kapılabilir.
Doğal döngüde ise vücut kendi hormonlarını ürettiği için ek ilaç kullanımına gerek kalmaz. Bu nedenle hasta açısından çok daha konforlu bir süreçtir.

Soru 3: Hormonlu tedavilerin riskleri var mıdır?

Evet. Hormonlu sikluslarda vücut kendi doğal hormonlarını üretmediği için bazı koruyucu mekanizmalar devre dışı kalır.
Bu nedenle gebelik zehirlenmesi (preeklampsi) ve gebelik tansiyonu gibi komplikasyonlar hormonlu tedavilerde daha sık görülmektedir.

Soru 4: Doğal döngüyle transfer nasıl yapılır?

Bu yöntem, adet döngüsü düzenli olan kadınlarda uygulanabilir.
Yumurta gelişimi ve çatlama süreci ultrason ve hormon testleriyle takip edilir.
Östrojen ve progesteron düzeyleri ölçülerek yumurtlama günü belirlenir.
Yumurtlama gerçekleştiği gün, tıpkı taze tüp bebekte yumurta toplama günüymüş gibi kabul edilir ve 5 gün sonra embriyo transferi planlanır.

Bu süreçte genellikle ilaç kullanılmaz; sadece yumurtlamanın gerçekleştiği dönem dikkatle takip edilir.

Soru 5: Doğal döngüde transferde ilaç kullanımı tamamen bırakılabilir mi?

Evet, çoğu zaman hiçbir ilaç kullanılmaz.
Bazı kliniklerde transfer sonrası hafif destek olarak vajinal veya ağızdan progesteron verilebilir.
Ancak yapılan çalışmalar, doğal döngüde kadınların zaten yeterli düzeyde progesteron ürettiğini göstermektedir.
Bu nedenle birçok hastada ilaç takviyesine gerek yoktur.

Soru 6: Doğal döngüde transferin planlaması zor mu?

Planlama, hormonlu siklusa göre daha esneklik gerektirir.
Embriyo transferi, yumurtlamanın gerçekleştiği güne göre belirlenir.
Bu da bazen hafta sonuna veya yoğun klinik günlerine denk gelebilir.
Bu nedenle transfer günü kaydırılamaz.
Ancak hastanın uzaktan gelmesi veya izin problemi olması durumunda çatlatma iğnesi ile yumurtlama günü kontrollü olarak belirlenebilir.

Soru 7: Kimler doğal döngüye uygun değildir?

Doğal döngü transferi için kadının adet döngüsünün düzenli olması gerekir.
Düzensiz adet gören, yumurtlaması bozuk olan veya polikistik over sendromu (PCOS) gibi durumları bulunan kadınlarda bazen yumurtlama hiç gerçekleşmeyebilir.
Bu tür hastalarda ya yumurtlamayı uyarıcı ilaçlar kullanılır ya da hormonlu protokoller tercih edilir.

Soru 8: Doğal döngüde endometriyum yeterince kalınlaşmazsa ne yapılır?

Eğer rahim duvarı doğal süreçte yeterli kalınlığa ulaşmıyorsa, genellikle hormonla da istenen düzeye ulaşamaz.
Hormonlu ilaçlar karaciğerde parçalanabildiği için bazen daha düşük etki gösterir.
Bu durumda doğal döngüyle devam etmek daha uygundur.
Ancak endometriyum kalınlaşmıyorsa, bunun altında yatan neden araştırılmalıdır:

Daha önce geçirilmiş kürtajlar

Rahim içi yapışıklıklar

Miyom veya cerrahi işlemler

Bazı durumlarda 6 mm kalınlıkta bile gebelik elde edilebilmektedir. Önemli olan endometriyumun fonksiyonel olarak hazır olmasıdır.

Soru 9: Doğal döngüyle yapılan transferin avantajları nelerdir?

Vücut kendi hormonlarını kullanır, ek ilaç yükü yoktur.

Hasta tedavi sürecinde daha az yıpranır.

Gebelik oluşursa uzun süre ilaç kullanımına gerek kalmaz.

Başarılı olursa ilaçlar genellikle 6. haftada, yani kalp atışı görüldüğünde kesilebilir.

9- Hormonlu (ilaçlı) siklusta kullanılan östrojen ve progesteron, bağışıklık sorunu olan kişilerde tutunmayı olumsuz etkiler mi?

Cevap: Hayır. İlaçlı protokoller fizyolojik döngüyü taklit eder; önce östrojen, ardından progesteron verilir. Büyük seriler, gebelik oranlarında belirgin fark göstermemiştir. Klinik gözlem olarak, ilaçlı sikluslarda gebelik sonrası lekelenme/kanama şikâyetlerinin ve düşük riskinin bir miktar daha sık görülebildiği ifade edildi; bu, genel bir kural değil klinik izlenimdir.

10- Doğal siklusta progesteron desteği şart mı?

Cevap: Şart değildir. Doğal döngüde çoğu hastada vücut yeterli progesteronu üretir. Paylaşılan klinik takipte, transfer günü ortalama 13–14 ng/mL progesteron düzeyleri görüldüğü belirtildi.

  • Uygulama pratiği: Destek verilecekse genelde transfer günü veya bir gün önce başlanır; tek form (vajinal veya ağızdan) tercih edilebilir.

  • İstisna: Ölçümde progesteron düşük ise destek gebelik şansını artırabilir.

12- Doğal siklus, ilaç maliyetini anlamlı azaltır mı?

Cevap: Evet. Doğal siklusta ilaç kullanımı ya hiç yoktur ya da minimaldir; bu da toplam maliyeti kayda değer biçimde düşürür. İlaçlı donmuş embriyo transferinde östrojen ve progesteron kutu/kür ihtiyacı maliyeti yükseltir. Net rakamlar kliniğe, markaya ve doza göre değişir; burada amaç genel eğilimi belirtmektir.13- Östrojenin uzun süreli kullanımı endometriyuma zarar verir mi?

Cevap: Evet, çok uzarsa sakıncalı olabilir.

  • Öneri: En az 7 gün, genellikle 12–14 gün östrojen; ardından progesteron eklenir.

  • Kaçınılması gereken: 21 günden uzun östrojen kullanımı, kırılma kanamaları/lekelenmeler ve tutunma için uygun olmayan bir ortam riskini artırabilir.

14- “Doğal döngü” ifadesi neyi anlatır?

Cevap: Burada kastedilen, doğal döngüde donmuş embriyo transferidir. Yani embriyolar önceden oluşturulup dondurulmuştur; IVF-uyarı sürecinden değil, transferin zamanlanmasından söz edilmektedir.

15-Femara (letrozol) ile yumurta gelişmedi; ne yapılabilir? (PCOS dâhil)

Cevap:

  1. Ağızdan uyarı (letrozol/klomifen) yanıtsızsa,

  2. İğne (gonadotropin) ile uyarı denenebilir; bazen aşırı yanıt da olabilir, bu durumda çoğul gebelik riski nedeniyle siklus iptali gerekebilir.

  3. Yine yanıt yoksa tüp bebek gündeme gelir. PCOS’ta çok sayıda yumurta toplanabildiğinden, embriyolar dondurulup sonra uygun siklusta donmuş transfer yapılır.
    Not: Uyarılara yanıtsız ve/veya çok genç hastalarda PRP/egzozom gibi destek uygulamalar deneysel düzeydedir; rutinin yerine geçmez.

16 – “HLA, bağışıklık belirteçleri vs.” tutunmayı öngörür mü?

Cevap: Bu tür spesifik belirteçler, rutin klinik uygulamada standart değerlendirme değildir. Tutunma çok faktörlüdür; tek bir “bağışıklık paneli” ile karar verilmez.

17- “CRP yüksekliği transferi erteletir mi?”

Cevap: Klinik tabloya bağlıdır. Ateş, belirgin enfeksiyon bulguları varsa ertelemek uygun olabilir. Hafif, şikâyetsiz CRP yükselmeleri çoğu zaman tek başına transfer iptali gerektirmez. Kararsızlık varsa bir ay ertelemek kayda değer dezavantaj yaratmaz.

18- “Progesteronu ağızdan mı, vajinal mı?”

Cevap: Mikronize doğal progesteronun ağızdan biyoyararlanımı düşüktür; vajinal yol tercih edilir. (Protokol ve preparat seçimi hekim takibinde kişiye özel planlanır.)

19-  “Uzun süredir gebelik olmuyor; değerlerim düşük-yüksek… Ne yapmalıyım?”

Cevap: Örnekte olduğu gibi yıllarca gebelik oluşmuyorsa (sekonder infertilite dâhil), tetkikleri tüp bebek merkezinde bütüncül değerlendirmek ve zaman kaybetmeden tedavi seçeneğine geçmek gerekir. Sadece “çatlatma iğnesi” gibi ara denemelerle uzatmak çoğu zaman yarar sağlamaz.

20- Birden fazla başarısız denemeden sonra doğal siklus şansı nedir?

Cevap: Embriyo kalitesi (ör. 5BA, 4BA gibi), endometrium uyumu ve transferin zamanlaması belirleyicidir. Doğal siklus, konfor ve fizyolojik uyum sağlayabildiğinden birçok hastada iyi bir seçenektir; ancak kesin başarı öngörüsü test yapılmadan verilemez.

21- PRP ve egzozom uygulamaları başarısızlıkta çare mi?

Cevap: Hayır, ikame değildir. Bunlar en fazla destek/deneysel yaklaşımlar olarak düşünülür. Esas amaç yumurta elde etmek, embriyo oluşturmak ve doğru zamanlı transfer yapmaktır.

22- “PGT (genetik taramalı) embriyo transferi yapıldı; 7. haftada kalp atımı durdu. Hangi tetkikler düşünülebilir?”

Cevap:

Geniş genetik inceleme: Düşük materyalinden WES/tüm ekzon dizileme ve/veya anne-baba için taşıyıcılık paneli değerlendirilebilir. Kromozomlar dışında daha küçük gen düzeyi mutasyonlar da erken kayıplara yol açabilir.

Rahim ve sistemik değerlendirme: Rahim içi yapışıklık, septum vb. için görüntüleme; tiroid (TSH ≤2.5), şeker/insülin, otoantikorlar gibi endokrin ve immün parametreler gözden geçirilir.

Önemli not: Tekrarlayan düşüğü olanların yaklaşık yarısında belirgin neden bulunamayabilir; buna rağmen sonraki gebelikte canlı doğum oranı ~%50 civarındadır.

23- “Genetikli (PGT) embriyo %100 başarı sağlar mı?”

Cevap: Hayır. PGT kromozomal düzeyi değerlendirir; gen mutasyonları veya gelişimsel sorunlar yine görülebilir. PGT, transfer sayısını azaltma ve zamanı kısaltma açısından fayda sağlar; garanti değildir.

24- “Tekrarlayan düşüklerde HLA, kapsamlı bağışıklık panelleri anlamlı mı?”

Cevap: Rutin uygulamada önerilmez. Spesifik HLA uyumu/uyuşmazlığına dayalı tedavilerin kanıtları sınırlıdır. İmmün baskılayıcı ilaçlar ve steroidler için rutin kullanım lehine güçlü veri yoktur.

25- “ERA testi önerir misiniz?”

Cevap: Güncel kanıtlar genel kullanımını desteklemiyor. ERA, önceki siklusta alınan biyopsiye göre bir pencere tahmini yapar; maliyeti yüksektir ve başarıyı anlamlı artırdığı tutarlı gösterilmemiştir. Rutin önermiyoruz.

26- “İyi kalitede iki dondurulmuş embriyo transferi negatif. Yeni süreçte PGT’yi düşüneyim mi?”

Cevap:

  • Genç yaşta iki negatif sonrası: Bazı olgularda 3.–4. transferde gebelik oluşabilir; PGT zorunlu değildir.

  • İleri yaş / embriyo kalitesi değişken ise: PGT, embriyo seçimini iyileştirip gereksiz transferleri azaltabilir. Karar kişiselleştirilmelidir.

27- “WES/taşıyıcılık paneli her merkezde yapılır mı?”

Cevap: Tıbbi genetik altyapısı olan merkezlerde yapılır veya uygun laboratuvara yönlendirme sağlanır. Düşük materyalinden WES mümkünse önceliklidir.

28- “Transfer öncesi rahim filmi (HSG) gerekli mi?”

Cevap: Olguya göre. Belirgin erkek faktörü yoksa ve özellikle klinik öykü (kürtaj, sezaryen, pelvik operasyon, enfeksiyon, ağrı) varsa HSG kıymetlidir. Rahmi ultrason daha iyi gösterir; HSG’nin artısı tüplerin geçirgenliği ve hidrosalpenks gibi durumları yakalamaktır.

29- “Laboratuvarda embriyo/sperm karışması riski var mı?”

Cevap: Embriyoloji ünitelerinde çip/barkodlu çift doğrulama, kabinde tek hasta kuralı, işlem öncesi-sırası-sonrası çoklu kimlik teyidi gibi çok katmanlı güvenlik protokolleri uygulanır. Bu sayede karışma önlenir.

30- “Hashimoto/tiroid antikorları tutunmayı bozar mı?”

Cevap: TSH hedefi ≤2.5 olacak şekilde tiroid fonksiyonları kontrol altındaysa olumsuz etki beklenmez. Sadece antikor pozitifliği olup fonksiyonlar normalse ilaç gerekliliği kişiye özel değerlendirilir; tedaviler boyunca TSH takibi önemlidir.

31- “CRP yüksekliği transferi erteletir mi?”

Cevap: Belirgin enfeksiyon/ateş varsa erteleme düşünülebilir. Şikâyetsiz hafif yükselme tek başına iptal nedeni değildir; klinik tablo ile birlikte karar verilir.

32- “Letrozol (Femara) ile yumurta gelişmedi, ne yapmalı? (PCOS dâhil)”

Cevap:

  1. Ağızdan uyarılara yanıt yoksa gonadotropin ile uyarı denenebilir (aşırı yanıt riski).

  2. Yine yanıt yoksa IVF planlanır; embriyolar dondurulur, uygun siklusta donmuş transfer yapılır.

  3. PRP/egzozom gibi uygulamalar deneysel olup, rutinde IVF’nin alternatifi değildir.

33- “35 yaş, tekrarlayan kötü yumurta/embriyo kalitesi; şans nedir?”

Cevap: Bulgular oosit kalitesi lehine. Değiştirilebilir faktörlere (sigaranın bırakılması, fazla kilonun azaltılması, beslenme-uyku-stres yönetimi) odaklanıp en iyi koşullarda tekrar denemek uygundur. Yine de biyoloji belirleyicidir; laboratuvar, protokol ve zamanlama optimize edilmelidir.

34- “PGT pozitif embriyo doğal siklusta tutmadı; neden?”

Cevap: PGT kromozom düzeyinde sağlıklılığı gösterir; implantasyon zamanlaması, endometrium-embriyo uyumu, mikron düzey genetik/damar-immün faktörler ve tesadüfi biyolojik değişkenlik sonucu etkileyebilir. Uygun koşullarda yeniden deneme önerilir.

Vermiş olduğu değerli bilgiler için Prof.Dr.Nadiye Köroğlu na teşekkür ederiz.

***

Bizi instagram ve Facebook tan da takip edebilirsiniz.

Doğal Döngüde Dondurulmuş Embriyo Transferi ve Hormonlu Tedaviler Arasındaki Farklar konusunu okuyanlar aşağıdaki konuları da  incelediler;

Düşük Yumurta Rezervinde Yeni Yaklaşımlar
Tüp Bebek Tedavisinde Testler ve Önemi
Sperm DNA Hasarı ve Tedavisi. Op.Dr.Tansel KAPLANCAN
Yumurta ve Sperm Kalitesini Artırma Yöntemleri.
Yumurta Canlandırma Tedavileri. Dr.Emin Haqverdiyev
Düşük  Over Rezervi İle İlgili Yeni Çalışmalar.
Erken Yumurta Yetmezliği. Op.Dr.Erbil Yağmur
Tüp bebek Tedavilerinin Başarısında Hasta Doktor iletişimin Önemi.Op.Dr.Aziz İhsan Tavuz
Yumurta ve Embriyo Ne Zaman Dondurulmalı? Op.Dr.Enver Kurt
Tüp Bebekte Embriyo ve Tutunma Sorunları – Doç. Dr. Nadiye Köroğlu
Dondurulmuş Embriyo ve Taze Embriyo Hangi Durumlarda Başarılı? Prof.Dr.Turgut Aydın
Sperm Sıfır ise Tedavi Olur mu? Op.Dr.Tansel Kaplancan
Tüp Bebek Tedavileri. Soru Cevap Yayınımız

Op. Dr. Selen Ecemis’ten Tüp Bebekte Başarının Sırları
Tüp Bebek Tedavisinde Son Çalışmalar. Prof.Dr.Gökalp ÖNER
Tüp Bebek Başarı Hikayesi ; Mucize mi? İnanç mı? Aliye Sibel Tuzcu

 

Tüp Bebek Tedavileriniz için Çocuk İstiyorum Formu ile bize ulaşabilirsiniz.

 
 

ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ