Tüp Bebek Tedavisinde Testler ve Önemi
Tüp Bebek Tedavisinde Testler ve Önemi. Op.Dr.Umut Göktürk
Op.Dr. Umut Göktürk, Canlı Yayınımıza Kıbrıs’tan katılarak tüp bebek tedavisinde uygulanan testlerin çeşitlerini, amaçlarını ve önemini detaylı olarak anlattı.
2002 yılında Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden mezun olan Dr. Göktürk, 2008’de Ankara Zekai Tahir Burak Hastanesi’nde kadın doğum uzmanlığını tamamladı. Yaklaşık 17 yıldır kadın doğum uzmanı olarak çalışan Göktürk, son 10 yıldır tüp bebek alanında hizmet veriyor.
Tedavilerde istenen testlerin iki ana amacı olduğunu belirtti:
-
Üreme fonksiyonunun değerlendirilmesi
-
Genel sağlık durumunun incelenmesi ve olası risklerin belirlenmesi
Bu testler hem kadın hem erkek için farklı başlıklar altında toplanıyor.
Kadınlarda Yapılan Temel Testler
-
Ultrason değerlendirmesi: Transvajinal ultrason ile yumurtalık boyutu, kitle varlığı, yumurta sayısı incelenir.
-
Yumurtalık rezerv testleri: FSH, östrojen, AMH hormonları ölçülerek yumurtalık kapasitesi değerlendirilir.
-
Rahim değerlendirmesi: 3 boyutlu ultrason ile rahim iç tabakası, yapışıklık veya perde varlığı tespit edilir.
-
Tüplerin incelenmesi: HSG (rahim filmi), sono-histerografi veya köpüklü ultrason yöntemleri kullanılır.
-
Bulaşıcı hastalık taraması: Hepatit B, Hepatit C, HIV, sifiliz testleri istenir.
-
Tiroid fonksiyon testleri: TSH, T3, T4 ölçülür. Tiroid antikorları, özel durumlarda değerlendirilir.
-
Prolaktin testi: Yüksekliği yumurtlama ve tutunmayı etkileyebilir.
-
Kızamıkçık (Rubella) bağışıklık testi: Negatifse aşı yapılır, en az 1 ay gebelik ertelenir.
-
Kan grubu ve kan uyuşmazlığı testi
-
Şeker testi: HbA1c ve açlık şekeri ölçülür.
-
Pap smear: Serviks kanseri taraması için 3 yılda bir yapılır.
-
Kişiye özel testler: Kromozom analizi, trombofili paneli, ERA testi, kronik endometrit araştırması gibi özel durumlarda istenir.
Erkeklerde Yapılan Temel Testler
-
Sperm testi: Sayı, hareketlilik, morfoloji değerlendirilir.
-
Bulaşıcı hastalık taraması: Kadınlarda olduğu gibi yapılır.
-
İleri sperm inceleme yöntemleri: IMSI (yüksek büyütmede sperm seçimi) veya DNA fragmantasyon testi (özellikle tekrarlayan başarısızlık ve düşüklerde).
-
Hormon testleri: Gerektiğinde üroloji uzmanı tarafından istenir.
-
Skrotal ultrason: Varikosel, kitle veya enfeksiyon şüphesi durumunda yapılır.
-
Genetik testler: Şiddetli sperm bozukluğu veya azospermi vakalarında kromozom analizi yapılır.
-
Taşıyıcılık testleri: Özellikle akraba evliliği olan çiftlerde genetik hastalık riski değerlendirilir.
Op.Dr.Umut Göktürk, tüm testlerin hastaya özel olarak planlanması gerektiğini, her hastaya tüm testlerin uygulanmasının hem maliyet hem de gereklilik açısından doğru olmadığını vurguladı.
Soru: AMH testi hangi gün yapılmalı? Aç karnına mı olmalı?
Cevap: AMH testi siklusun herhangi bir gününde yapılabilir, aç-tok fark etmez. Ancak kan alındıktan sonra bekletilmeden laboratuvara gönderilmelidir.
Soru: TSH için sınır değer nedir?
Cevap: Tiroid hastalığı veya ilaç kullanımı yoksa 4,12’nin üstü yüksek kabul edilir. Tiroid antikor pozitifliğinde ise 2,5’un altında tutulması önerilir.
Soru: Prolaktin yüksekliği gebeliği etkiler mi?
Cevap: Evet, yumurtlamayı ve rahim iç tabakasını olumsuz etkileyebilir. Yüksek değerlerde nedeni araştırılır, gerekirse tedavi edilir.
Soru: Kızamıkçık bağışıklığı olmayan hastaya ne yapılır?
Cevap: Aşı yapılır ve en az 1 ay gebelik ertelenir.
Soru: Kan uyuşmazlığı ne kadar sık görülür?
Cevap: Oldukça sık görülür ancak gerekli önlemler alınırsa bebekte problem yaşanmaz.
Soru: Şeker testi her hastaya yapılmalı mı?
Cevap: Özellikle ileri yaş ve risk faktörü olanlarda mutlaka yapılmalıdır.
Soru: Kromozom testi kimlere önerilir?
Cevap: Tekrarlayan düşüklerde, anomalili bebek öyküsünde veya şiddetli sperm faktöründe yapılır.
Soru: Trombofili testleri rutin midir?
Cevap: Hayır. Sadece öyküde pıhtılaşma sorunu, yüksek risk veya tekrarlayan düşük varsa yapılır.
Soru: ERA testi herkese yapılmalı mı?
Cevap: Hayır, sadece tekrarlayan başarısızlık veya gebelik kaybı olan vakalarda tercih edilir.
Soru: DNA fragmantasyon testi ne zaman yapılır?
Cevap: Tekrarlayan başarısızlık, kötü embriyo gelişimi, düşük döllenme gibi durumlarda yapılır.
Soru Cevap Bölümü
Soru: Ailede kanser öyküsü varsa, oluşan embriyoların bu hastalığı taşıyıp taşımadığı görülebilir mi?
Cevap: Kanserin nedenleri tam olarak bilinmediği için her kanser türü embriyoda tespit edilemez. Ancak nedeni bilinen, tek bir gene bağlı hastalıklar (örneğin SMA) için özel kit hazırlanarak embriyoda tarama yapılabilir. Tek gene bağlı bazı kanser türlerinde bu mümkündür, ancak bunlar sınırlı sayıdadır. Gelecekte hem kromozom hem genetik hastalık taraması birlikte yapılabilecek ve bu teknolojinin 5–10 yıl içinde rutin hale gelmesi beklenmektedir.
Soru: Orta derecede pıhtılaşma problemim var. Kan sulandırıcılar tam fayda etmiyor. Tekrarlayan tüp bebek başarısızlığım var. Ne yapmalıyım?
Cevap: Pıhtılaşma problemlerinin gebelik kaybına etkisi her zaman net değildir. Kan sulandırıcı iğneler, baskılayıcı tedaviler ve serumlar bazı hastalarda faydalı olabilirken, bazılarında sonuç değişmeyebilir. Tekrarlayan gebelik kayıplarının %60’ında neden bulunamamaktadır.
Soru: Adenomyozis hastasıyım, tüplerim yok. “Tüp bebek tutmaz” dediler, doğru mu?
Cevap: Adenomyozis gebelik şansını düşürür ancak gebeliği tamamen engellemez. Tutma oranı %60–70’ten %30–40’a düşebilir ve düşük riski artar. Yaygınlık durumuna göre baskılayıcı iğneler (1–6 ay) kullanılabilir ancak etkisi sınırlıdır. Rahim yaygın şekilde etkilenmişse gebelik şansı daha da azalabilir.
Soru: 34 yaşından beri erken menopozum var, şimdi 42 yaşındayım. FSH’ı düşürmem mümkün mü?
Cevap: FSH, yumurtalık rezervi azaldığında beyinden daha fazla uyarı gönderildiği için yükselir. Mevcut tıpta FSH’ı düşürüp yumurta üretimini artıracak kalıcı bir tedavi yoktur. Östrojen ile değer düşürülebilir ancak bu yumurta sayısını artırmaz. Mevcut yumurta varsa tüp bebek yapılabilir.
Soru: HPV veya CIN olan bir kişi tüp bebek tedavisinde sorun yaşar mı? Tüp bebek öncesi HPV testi yapılıyor mu?
Cevap: Pap smear ile rahim ağzı değerlendirilir, gerekirse HPV testi yapılır. CIN 1–3 lezyonları kansere ilerlemesi uzun süren (5–10 yıl) durumlar olduğundan, gebelik sonrası takip edilebilir. CIN düşük seviyedeyse tedaviye engel değildir.
Soru: Adetimden 6 gün önce Gonal-F iğnesi verildi. Bu adeti geciktirir mi?
Cevap: Normalde tedavi adet 2–3. gün başlar. Ancak bazı özel durumlarda ortada da başlanabilir. Adetten 6 gün önce başlanması doktorun farklı bir protokol uygulamasına bağlı olabilir. Yumurta büyümesi nedeniyle adet gecikebilir.
Soru: OPUS sonrası kan sulandırıcı kullandım, ilk adet sonrası 7 gün kahverengi lekelenme oldu. Normal mi?
Cevap: Sulandırıcı ilaçlar kanamanın tamamen durmamasına ve lekelenmeye neden olabilir. Genellikle normaldir ancak en doğru değerlendirmeyi tedaviyi yürüten doktor yapmalıdır.
Soru: 37 yaşındayım, eşim 51 yaşında. Varikosel ameliyatı oldu. İki kez yumurta topladık, embriyolar genetiğe gitti, sağlıklı çıkmadı. Şansımız var mı?
Cevap: 37 yaş ileri yaş değildir, bu yaşta genetik olarak sağlıklı embriyo oranı %30 civarındadır. Tüm embriyoların sağlıksız çıkması nadir ama mümkündür. Şiddetli sperm faktörü de embriyo kromozom bozukluklarını artırabilir.
Soru: Eşimin sperm DNA fragmantasyonu %31. TESA yapılmalı mı?
Cevap: Öncelikle sigara, kilo, varikosel gibi nedenler düzeltilmelidir. Düzelmezse TESA denenebilir. Hangi hastada fayda edeceği önceden bilinmez. TESA basit bir işlemdir, mikrotese ise cerrahi müdahaledir.
Soru: Tekrarlayan düşüklerde otoimmün nedenler olabilir mi?
Cevap: Antifosfolipid sendromu, antikardiyolipin antikor yüksekliği gibi kazanılmış pıhtılaşma bozuklukları düşük riskini artırabilir. Genetik düzeyde bakılan bazı testler vardır ancak faydaları kesin kanıtlanmamıştır. Bu nedenle çoğu zaman test yapılmadan koruyucu tedavi uygulanır.
Soru: AMH 0.45, orta derecede pıhtılaşma, tiroid 3.73, D vitamini düşük, sigara kullanıyorum. Tekrarlayan başarısızlık nedenim ne olabilir?
Cevap: Düşük AMH yumurta kalitesi ve embriyo gelişimini olumsuz etkiler. D vitamini genel sağlık açısından düzeltilmelidir. Tiroid değeri 4.1’in altında olduğundan sorun yaratmayabilir. Embriyo genetik analizi yapılmamışsa önerilir.
Soru: Hastalarda en sık “Bu test neden yapılmamış?” dediğiniz durum nedir?
Cevap: Rahim filmi (HSG) yurt dışında bazı ülkelerde terk edildiği için yapılmamış olabiliyor. Oysa tüpleri değerlendirmek için elimizde başka güvenilir bir yöntem yok.
Soru: Tüp bebek ilaçları kansere neden olur mu?
Cevap: Mevcut bilimsel veriler tüp bebek ilaçlarının kanser riskini artırmadığını göstermektedir. Tedaviler kısa süreli (genellikle 6–10 gün) olduğu için kansere neden olma ihtimali yoktur. Tek istisna, çikolata kisti olan bir grupta risk biraz artmış görünse de bunun nedeni net değildir.
Op.Dr.Umut Göktürk e çok tesekkür ederiz.
****
Bizi instagram ve Facebook tan da takip edebilirsiniz.
Tüp Bebek Tedavisinde Testler ve Önemi konusunu okuyanlar aşağıdaki konuları da incelediler;
Sperm DNA Hasarı ve Tedavisi. Op.Dr.Tansel KAPLANCAN
Sperm DNA Hasarı ve Tedavisi. Op.Dr.Tansel KAPLANCAN
Yumurta ve Sperm Kalitesini Artırma Yöntemleri.
Yumurta Canlandırma Tedavileri. Dr.Emin Haqverdiyev
Düşük Over Rezervi İle İlgili Yeni Çalışmalar.
Erken Yumurta Yetmezliği. Op.Dr.Erbil Yağmur
Tüp bebek Tedavilerinin Başarısında Hasta Doktor iletişimin Önemi.Op.Dr.Aziz İhsan Tavuz
Yumurta ve Embriyo Ne Zaman Dondurulmalı? Op.Dr.Enver Kurt
Tüp Bebekte Embriyo ve Tutunma Sorunları – Doç. Dr. Nadiye Köroğlu
Dondurulmuş Embriyo ve Taze Embriyo Hangi Durumlarda Başarılı? Prof.Dr.Turgut AydınSperm Sıfır ise Tedavi Olur mu? Op.Dr.Tansel Kaplancan
Tüp Bebek Tedavileri. Soru Cevap Yayınımız
Op. Dr. Selen Ecemis’ten Tüp Bebekte Başarının Sırları
Tüp Bebek Tedavisinde Son Çalışmalar. Prof.Dr.Gökalp ÖNER
Tüp Bebek Başarı Hikayesi ; Mucize mi? İnanç mı? Aliye Sibel Tuzcu
Tüp Bebek Tedavileriniz için Çocuk İstiyorum Formu ile bize ulaşabilirsiniz.










