ÇİDER in Hafta sonu Eskişehir maceraları

HAFTA SONU MACERALARI..

Eskişehire giderken İstanbul’a bu kadar yakın mesafedeki bir yere ne kadar az ulaşım aracı oldugunu görmenin şokunu yaşadık.Yolu en az 5 saat süren bu şehrimize derdimiz en kısa sürede ulaşmaktı tabi.Araya sora en sonunda aklımıza tren geldi hem rahatça ayaklarımızı uzatıp gidelim hem de uyuyup dinlenelim dedik. Eskişehir e tren gece sabaha karşı 03.35 de ulaşıyordu.O saatten sonra nerede kalıp toplantının başlamasını bekleyecektik? 5-6 saat içinde olsa bir otel bulmamız gerekiyordu.Hemen çalışmamızı yaptık.Tren için rahat olsun diye Nuray la ikimize kuşetli den yer aldık.Hem trende dolaşabiliriz ayaklarımız uyuşmaz uzanıp dinleniriz dedik yaptığımız seçimden çok memnunduk.Eskişehirde de Yimpaş otelde yer ayırttık. Trenden iner inmez çok yakın yerde hemen dinlenecegiz zaten sabahta toplantımız tren garda olacaktı..Güzel bir plan yapmıştık.Ne de  olsa akıllı kadınlarız vesselam  diye düşündüm 🙂

Akşam Bostancıdan tren e bindik. Elimizde iki tane Nurayla benim kuçuk valizlerimiz,bir tane büyük toplantı valizi,2 tane büyük toplantı bayragımız,benim omzumda laptopum birde kendi el çantalarımız .Hepsi hepsi 8 parça eşyamız var. Hiçbiri birbirinin içine girmiyor.Bostancı’ya tren geldiğinde 5 dakika icinde binmemiz gerektiğinde kafamıza dank etti. Biz zamana karşı yarışıyorduk.Bostancı istasyonuna tren geldiğinde ve 8 parça eşya ile bizim trene binmemizi asla hayal edemezsiniz.Ben ilk önce tren atladım.Arkasından diger esyaları Nuray tek tek hemen bana atmaya başladı.En son kendisini içeri fırlatırken daha ayaklarından biri dışardayken tren hareket etti.Sağa sola baktım heer taraf pulman..
“Kusetli kısmı nerede bunun kardeş “diye ilk gördüğüm kişiye sordum.elini uzun uzun “taaa en sonda “diye arkasına dogru salladı.” Şiştik” dedim. Nerdeyse 10 vagon arkaya dogru 8 parça eşyayı taşıyacagız.Eh taşıdık tabii dura dura trenin ek bölümlerinde savrula savrula en sona geldik , mutluyuz eşyalarımızı koyup yayılacağız.Ama git git boş kompartmanımız yok.Bir yanlıslık olmalı diyoruz numaralı yerimizde birileri var..Konduktör geliyor ve ona biletimizi gösteriyoruz ve oda bizim baktığımız yeri gösteriyor.eeeee ama orada iki tane adam oturuyor.?Nerede bizim yerimiz?Konduktör biletimize baktı sizin iki tane yeriniz var burası 4 kişilik … Nasıl yani kusetliler 2 kişilik degilmiydi?Bu küçücük yere 4 yetişkin sığmaz biz mi sığacagız dedik ama onlara göre sıgabilirmiş… Bizim esyalarımız bile sıgmadı tabii. Sinirlerimiz aşırı derece bozulmustu. Konduktor den pulmanda yer bulmasını ria ettim bugun cuma yer yok dedi. Esyalarıızı orada bıraktık ve restorana geçtik. En azındanbir kaç saat burda kalabilirdik. Ama restoran da ne restoran akadaşlar nasıl bir sigara dumanı,nasıl bir ağır yemek kokusu bilemezsiniz. Biz mutfaga en yakın yere geçtik neyse yan masamızda da 2 tane hanım oturuyor yoksa otururuz gene tabi ama huzursuz da oluruz.Gerçi şimdi çok mu rahatız degiliz ama 2 saat restoranda oturduk ama mahvolduk neden sonra biletleri kontrol etmek için bir başka konduktör geldi ona da durumumuzu izeh edip tekrar rica ettik. “Ne olur önümüzdeki vagonlara bakın, burası çok rahatsız artık burada oturamıyoruz ,dumandan ve kokudan çok rahatsızız,dinlenemiyoruz  yarında toplantımız var “dedik.Bu adamcagız daha  yufka yürekliydi ve halimize acıdı “Tamam” dedi ve bir 15 dakika sonra geldi ve ön kompartmanda iki kişilik yer bulduğunu söyledi,fikrini değiştirmesin diye koşarcasına gittik .Son iki saatimizi en azından kokusuz ve yogun dumansız geçirebilecektik.Ohh sırtımız koyacak bir yer bulduk 3 saat dinlenebiliriz.
Saat 03.35 de Eskisehir’e en nihayet indik hemen taksiye bindik ve otele gittik.Otelde ikinci şokumuzu yaşadık. Resepsiyondaki memur otelde yer yok dedi nasıl yani dedik kendim konustum rezervasyonu aldım.
Tekrar dosyasını karıştırdı ama dedi sizin rezervasonunuz yarın akşam icin.
Yanlıs rezervasyon alınmıs eh tamam olabilir “Siz verin bize bir oda da biz gidip yatalım olur böyle seyler”dedik… “Ama oda yok ki” dedi Resepsiyondaki adam Ne , ne ?nasıl yani? olduk.”Siz ne diyorsunuz be gecenin bu saatinde biz nereye gidebiliriz bu kadar eşya ile bak elimde su an rezervasyon mektubum yok ama İstanbula döndüğümde eger yanlıslık sizde oldugu kesinleşirse sizi cok üzebilirim..Siz en iyisi şu işi halledin. “dedim.Adam önündeki kagıtları karıstırdı ve Bu gun ve yarın burada kongre var bu nedenle her yer hatta bütün Eskişehir dolu ama dedi ve bir yere telefon etti.Rezervasyonunuz var ama gelmediniz gelecekmisiniz?Gecenin 04.00 ünde birisi arandı ve gelmeyecegi ögrenildi. Buda çok manidar geldi bize kim aranabilirki gece yarısı gelecekmisiniz diye .Bu adam bize rol kesti dedik. Biz burada en fazla 6 saat kalacagız İki gün kalacak adam varken kim bakarki 6 saatlik rezervasyona..Bir çift oda buldum size dedi resepsiyondaki adam bize iki oda veremiyecegim. uzgunum.Kös kös adamın verdiği odaya gittik hiç yoktan iyiydi tabii ama çok bozulmuştuk trenden sonra tüy dikmişti bu bize.Moralsiz bir şekilde hemen yattık uyuduk.
Ertesi sabah nispeten daha dinlenmiş ve olumlu duygularla kalktık.Ne de olsa yeni bir gün başlıyordu… ve saat
11.00 e kadar uyumuştuk.Tekrar tren garının yanındaki salona gittik. Gar toplantı ve düğün salonuymuş.Tertemiz şirin mi şirin bir yer bahçesi var çiçekli ve heykellerle süslenmiş.Bahçe katından daha yüsekte ikinci katta toplantı gar bar da toplantımız içeride yeri organize ediyorualr sandalyeler süsleniyor barkovizyon hazır Oh evet Gurur Beyde geldi sanirim hersey yoluna girmeye başladı.hemen selamlasıyor ve hasret gideriyoruz.
Ama her şey toplantılar başlayınca ya kadar.Sonra her şey bitiyor .Yaptığınız işten keyif alıyorsanız bir çok kişi ile karşılaşıyor ve tanışıyorsunuz,eski üyelerinizi görüyor ve hasret gideriyorsunuz,başka başka şehirler görüyorsunuz bütün çekilen sıkıntılar güzel bir hatıra olarak kafanıza yerleşiyor.
İki gün Mukadder’inde Cansın’la yaptığı Gebze toplantısı ile birlikte iki ayrı ekiple yaptığımız toplantılarımız çok çoook güzel geçti..Darısı bundan sonrakilere…

Sevgilerimle

Sibel Tuzcu