lady q  


Çocuk İstiyorum Dayanışma Derneği – Tüp Bebek

Sibel’in Köşesi – Sayı 156 – 08.04.2005

TOKATTA 300 KİŞİ VARDI,
MEĞER ÜLKEM NE KADAR BİLİNÇSİZ BIRAKILMIŞ..

 

Sevgili arkadaşlarım;
Geçtiğimiz Cumartesi günü sabah 08 ucagı ile Trabzona uçtuk. Bu defa yol arkadaşım ekip arakadaşım dernegimizin kurucu üyesi Hülya (niki hulu),Cansın ve Ayse çok istedikleri halde gelemediler.Herkes için oldukça degişik bir seyahat olacaktı.Prof.Dr.Semra Kahraman,Eşi Süleyman Kahraman ,Doç.Dr.Semih Özkan,Ben ve Hülya ile ekip tamamlandı.Hülya uzun süredir toplantılarda ön masada oturmadıgından oldukça tedirginde. Halbuki Cansından önce bütün toplantılarımızın karşılama masasında Muko ile birlikte otururlardı.Yaklaşık iki senedir iş nedeni ile konudan uzak kalmıştı. İşten ayrıldıgını bildiğimden hemen ona rica ettik oda bizi kırmadı.Trabzondan bizi bir minibüs alıp Tokata götürdü.Beklentimizin dısında yol biraz daha uzun sürdüğünden her zaman toplantı saatinden bir saat önce orada olurken bu defa salona misafirlerden sonra girmek zorunda kaldık. Salonun yarısı dolmustu.Gelenler merakla ne olacak diye bekliyorlardı. Oldukça büyük bir salonla karsılasınca saşırdım.Büyük Tokat Oteli gerçekten güzel bir otel ,salonuda çok ferah ve katlı idi. Bilgisayar ve barkovizyon kurumunu yaptıktan sonra merakla bekleyen misafirlerle konuşmaya başladım. Hem konuşup hemde sahne düzenini ayarlamaya kendime uygun hale getirmeye alıştım. Salonun havası rahatladı. Tokat’ta iletisim kurdugumuz ve Semra Hanım’ın 30 yıllık dostu Hüseyin Yaylacı Tokat Otelinin kapısında bizi karşıladı. Güleç yüzlü, çok değişik süper hareketli bir kişi.Bütün afişlerimizin duvarlara ve caddelere bez afislerimizin köprülerin üstüne asılmasına nezaret etm,sti. Türkiyem Radyosunda sürekli toplantı bilgisi verilmisti.Bu nedenle Tokatta toplantıyı duymayan kalmamıstı. Toplantıya Türkiyem Radyosunun Sahibi Veysel Beyde kızı ile katıldı. Kızı ile birlikte aynı zamanda karşılama masasında oturup Hülyayı yalnız basına bırakmadılar. Bütün salona Hüseyin Beyle Veysel Bey adeta Toplantı evsahipliği yaptılar, broşürlerimizi dağıttılar, salonun içinde mikrofonu dolaştırıp,soruların rahatca sorulmasını sağladılar. Yani Çider olarak Tokat’a iki kişi gittik ama salonda aslında 5 kişiydik.

Toplantıya benim konuşmamdan sonra Doç Dr. Semih Özkan devam etti. Son zamanlarda toplantılarda Erkek inferilitesi ile ilgili gözle görülür bir şekilde artış izlemekteyiz. Bence erkekler artık bu konuyu konuşmaya başladılar. Gittiğimiz yerlerde ilk zamanlar erkek infertilitesi konuşulmaz iken son toplantılarımızda Dr.Semih Bey toplantı sonuna kadar başını kaldıramaz hale geldi. Toplantı bilgilerininde hareketli ve resimli verilmesi de sürenin sonuna kadar sıkılmadan izlenilmesini sağlıyor. Aradan sonra Semra Hanım Kadın infertilitesini anlattı. Daha sonra da bütün soruları cevapladı. Herşeyde ondan sonra başladı. Bütün hanımlar en az 10 senelik evlilikten başlıyorlardı ve kent doktorundan başka doktor görmemişlerdi. O doktorlarda artık bu kadar sene geçti lütfen bir tüp bebek merkezine başvurunda diyen pek olmamıştı.10-15 defa aşılama yapanlara doktorlar hala siz aşılama ile hamile kalabilirsiniz diyorlarmış. Durum meydana çıktıkça gerçekten çok üzüldük. İnsanlar el yordamı ile araştırmaya çalışıyorlar ve kendileri yalan yanlıs bir şeyler bulmaya gayret ediyorlardı. Tokatta daha önce böyle bir toplantı hiç olmamıştı. Aslında Tokat’ta bize yardımcı olan Hüseyin Beyde ilk başta katılım konusunda oldukça karamsardı. Burası çok içine kapalı bir muhit hele böyle bir konu olunca diyordu. Oda gördüklerine şaşırdı tabii.. Her gittiğimiz yerde son zamanlarda bu tür olaylarla karşılaşmaya başlamıştık. Bu nedenle çok temkinli olmakla birlikte salon konusunda 250 kişiden az olmamasına gayret ediyorduk.

Toplantı sonunda toplantının en tecrübeli hastası Hacer Güler’e Memorial Hastanesin de 1250 usd lik tüp bebek tedavisinden yararlanma imkanı çıktı.Memorialde yaptırabilecegi için gerçekten çok mutlu oldular. Kurayıda Hüseyin Bey çekti.

Toplantının Resimlerini Buradan Görebilirsiniz.

Toplantımız normal de saat 16.00 bitecek diye duyurduğumuz halde anlayacağınız gibi salon bir türlü boşalamadı. Amacımız 16.00 da bitince hemen Trabzon’a dönüp 20.45 uçağı ile Hülya ile ikimiz İstanbula dönmekti ama yapamadık tabii. 18.00de otelin lobisinde hala gelen kişiler Semra Hanım’ın ve Semih bey’in etrafındalardı. Dönüş içinde araba ayarlama imkanımız ortadan kalkmıştı. Otelde kalıp akşam yemeği yedik. Meşhur Tokat Kebabını Hüseyin Bey hepimize tattırmak istiyordu. Neşeli geçen akşam yemeginde sonra Semra Hanım, Semih Bey ve Hüseyin Bey yörenin en çok seyredilen tv si olan Güneş Tv’de canlı yayına gittiler biz de odamıza cıktık ve oturduk onları seyrettik. Son derece güzel ve neşeli geçen bir yayından sonra otele geldiler ve Hüseyin Bey bizi de aldı ve sahibi olduğu Türkü evine götürdü. Tokat Ünüversitesi’nde Müzik bölümünde okuyan gençler haftanın belli günlerinde gelip bu içkisiz türkü evinde fasıl yapıyorlar. Canlı canlı onları dinlemek çok hoştu. Hüseyin Bey aynı zamanda şair güfte yapıp bir gün onları ünlü müzisyenlerin dinleyecegine inanıyor.Gerçekten de çok hit olabilecek bestelerini söyledi.Çok da güzel şiir okuyor tabi bizi bundan da mahrum etmedi. Açıkcası güzel bir akşam geçirdik. Eski anılardan bahsedildi. Eski Hacettepeli olması benim de bütün çocukluğumun orada geçmesi, Semra Hanım’ın da okuduğu yer olması nedeni ile ortak birçok tanıdık ortaya çıktı. Hüseyin Bey babamı tanıyormuş mesela.. Konuşa konuşa nerelere varıyor insan?? Tokat’ın içinden bir adam 74 lü yıllarda Ankara’da olan babamla tanışık ve biz oturup 2005 li yıllarda bunun sohbetini yapıyoruz. Bu dünya çok garip anlayacağınız. Sonra otelimize döndük. Ve Hülya ile sabaha kadar tv seyrettik. Hülya’nın kocası Neyzen o gece Zaga’ya cıkacaktı. Ama size anne diyebilir miyim programı uzadıkca uzadı ve biz saat 2ye kadar Zagayı bekledik Ondan sonrada uykumuz kactı oturduk ve saat 5 de zaga sonlanınca biraz da kestirdik. Uçagımız 11 de kalkacaktı ama geceden başlayan kar bizim gözümüzü korkutmuştu. Sivastan geri dönecektik. Sivas 1 saat denmesine ragmen bir türlü emin olamadık ve saat 08 de Türkiyem Radyosu sahibi Veysel beyden bizi erkenden almasını rica ettik. Veysel Bey de sagolsun. Kendisi ısrarla ben bırakacagım sizi dedi ve gerçekten de nerdeyse uçağın kapısına kadar bizi bıraktı. Otelden ayrılınca söyle bir Tokat’ın alışveriş yerlerinde arabayla hızla dolaştırdı. Zile pekmezinin, evde yapılan sucukların satıldıgı kücük bir pazar yerine götürdü. Hava temiz mi temiz ama oldukça soguk ve rüzgarlıydı. Burnumuzu hafiften camdan cıkarak sağa sola bakıyorduk. Tokat Sivas yolu karla kaplıydı göz alabildiğine ovalar ve daglar heryer alabildiğine kar.yollar yarı buzdu.Çok temkinli yacaş yavaş Sivasa geldik. Sivas uçagı 2 saat rötarlı kalktı ama neyseki kalktı.Öglen 2 de İstanbula geldik.İstanbul tabi oraya nazaran oldukça sıcaktı, insan yurt dışından gelmiş gibi hissediyor kendini. Özellikle dogu illerinden geri dönünce..Daha çok gitmek istiyorum oralara oralarda İstanbul gibi olmasa da en azında Bursa gibi, adapazarı gibi olduğunu da görmek istiyroum. Yapabilecegimiz bir şey varsa elbette hiçbir şeyden kacınmayacagız. Ertesi gün Hüseyin Bey aradı ve bir çok kişinin ona başvurduğunu belirtti. Tokat Vali yardımcısı onu aramış ve makamına davet etmiş ve bu toplantıda görev aldığı için Hüseyin Beyi kutlamış. Hüseyin beyde oldukça mutlu olmuş tabii. Kendininde ön ayak olduğu bir konuda böylesine ilgi görülmesinden gurur duymuş.Kendisi artık Tokat,Sivas,Amasya bölgesinin İl temsilcisi. Bizi başarıyla temsil edecegine inanıyoruz. Türkü evi artık gündüzleri Çiderin İl temsilciliği Danışma Merkezi oluyor. Bizde çok mutluyuz artık kaya gibi bir il temsilciliğimiz daha oldu.

ÖNÜMÜZDEKİ GÜNLERDEKİ TOPLANTILARIMIZ

Bundan sonraki toplantımız 16 Nisan’da İstanbul’da Anadolu Sağlık Grubu ile. Ayrıntıları önümüzdeki hafta yayınlayacagım.

17 Nisan’da Bursa’da Ren tıp ile toplantımız olacak. Tayyare Kültür Merkezi’nde. Bütün Bursalı arkadaşlarımızı bekliyoruz

Sevgiler
Sibel Tuzcu

ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ