lady q  


Çocuk İstiyorum Dayanışma Derneği – Tüp Bebek

ÇİDER Giresun Toplantısı

Herkese merhabalar,Uzun zamandır Pazar sabahlarına o kadar erken selam veriyoruz ki, vazgeçilmez bir alışkanlığımız oldu.25 Kasım Pazar sabahı da saat:06.00 da evden çıkarken, sabah ayazının, içimi nasıl bir güzellikle doldurduğunu anlatamam. İstanbul’un göz değmemiş sabahlarını o kadar çok seviyorum ki, saatlerce şehir içinde yürüyerek gezebilirim.

İstikametimiz Giresun’ du ve sevgili Türkan beni bekliyordu. Sabiha Gökçen Havaalanına vardığımızda, güvenlik sırasındaki kalabalık, pazar sabahlarına erkenden selam verme konusunda yalnız olmadığımızı fark ettirdi.

Uçağımızın kalkmasını beklerken, güneş tüm muhteşemliği ile gün’e selam verdi. Türkan ile “Tamam, bugün her şey şahane olacak “dedik.

Trabzon havaalanında “hoş geldiniz” dercesine güzel bir yağmur başladı. Anladım bu Trabzon’la yıldızım barışmayacak. Sonbaharda gittim. İlkbaharda gittim. Hep yağmura denk geldim. Olsun ben yine de bu haliyle seviyorum Karadenizi.

 

Aracımızı kiraladık ve Giresun’a doğru yola çıktık. Son dönemde yapılan çalışmalarla yolların otoban haline gelmiş olması yolculuğu daha keyifli hale getiriyor. Bir yanınız deli Karadeniz, bir yanınız değişerek size renk kartelası sunan doğa ve karşınızda başı dumanlı, bulutlu dağlar.

 

Yol boyunca Türkan ile sohbet ediyor, her tünel çıkışında; bize daha farklı güzellikleri sunan bu güzel toprakları daha da sevdiğimizi fark ediyorduk. Yağmur hiç durmadan yağıyor ve her şeyi güzellikleriyle ortaya çıkarıyordu.

 

Giresun’ a vardığımızda saat: 13.00 olmuştu. Toplantı salonumuzu bulduk ve hemen hazırlıklarımızı yapmaya koyulduk. Giresun Belediyesi Vahit Sütlaş Salonu çalışanları inanılmaz samimiyetle bize yardımcı oluyorlar ve güler yüzlülükleri ile günümüzü daha da güzelleştiriyorlardı.

 

Acıbadem Sağlık Gurubu Maslak Hastanesi Tüp Bebek merkezi Başkanı sevgili doktorumuz Prof. Dr. Bülent TIRAŞ, saha sorumluları Sülay hanım ve Cem bey ile program akışı üzerine konuştuk. Sonraki toplantılar konusunda bilgi alışverişin de bulunduk. Diğer doktorumuz Acıbadem Sağlık Gurubu Bursa Hastanesi Tüp Bebek merkezi başkanı Sn. Doç. Dr. Şahin Zeteroğlu’ nun salona ulaşması ile toplantımıza başlayacağımızı kararlaştırdık.

Toplantı salonumuz tiyatro salonuydu ve her yer dolmuştu. Gelen katılımcılarımız derneğimizin daha önceki toplantılarına katılanlarla, derneğimizi tanıyıp ilk kez toplantımıza katılanlardan oluşmuştu. Kendimizi anlattık, neler yapabileceğimizi, sorunun yalnızca kendilerine ait olmadığını, bu sorunu yaşayan birçok çiftin de bulunduğunu anlattık. Umut etmekten, bilgilenmekten asla vazgeçmemelerini uzun uzun anlattık.

Toplantımıza derneğimizi anlatan sunumla başladık. Her bir slayt aslında yaşananların özeti.

Hüzün, gözyaşı, hasreti duymak ve kavuşmak için mücadeleden yılmamanın gerekliliğini ve meleklerin annelerine kavuşmasını içeriyor.

Bu topraklarda kadın olmak her zaman zordu. Antik çağlarda da, yaşadığımız bu yüzyıl da da.

Nedense hep kadın sorunu olarak bilinirdi çocuk sahibi olamamak. Ve üzerindeki baskılar zaman zaman acımasızlığa dönüşürdü.

Erkeklere sanki tolerans sağlanıyormuş gibi görünürdü.

Ancak yaşadığımız zamanlar bu sorunda erkeklerin payını da önemli ölçüde arttırdı.

Ancak erkek kaynaklı sorunda, erkek içine kapandıkça kapanıyor.

Kendilerine özgü dünyalarında neler yaşanıyor, ne fırtınalar kopuyor habersiziz.

Toplantılarımızda en çok erkeklerin söz alması beni heyecanlandırıyor.

O kabuk kırılırsa sanki her şey daha kolay olacak gibime geliyor

 

Aslında çiftlerin sorunu olduğunu kabul etmek ve ona göre bu zorluğu yaşayanlara kucak açmak ve desteklemek gerekir. Toplum olarak bunu sağlamamız şart. 10 yıldan beri yaptığımız çalışmalarla bu farkındalığı yarattığımızı düşünüyorum.

 

Toplantımızın doktorlarının sunumunun ardından soru cevap kısmında, salondaki katılımcıların her birinin elini kaldırması ve büyük bir açıklıkla sorunlarını anlatması bizi çok mutlu etti.

 

Gerek Prof. Dr. Bülent TIRAŞ, gerekse Doç. Dr.Şahin Zeteroğlu tüm içtenlikleri ile sorulara cevap verdiler. En çok da esprili anlatımlarını seviyorum.

İnsanları motive etmeleri, sorunlara kendi sorunlarıymışcasına sahip çıkarak, bilimselliği halkın anlayabileceği bir düzeye indirmeleri, soruyu soranlara “elimizden geleni, tıbbın bugünkü olanakları ile deneyebiliriz ve yapabiliriz” mesajını net bir şekilde verebilmeleri soruyu yöneltenleri de mutlu ediyor.

Katılımcıların güler yüzle salondan ayrılmaları ise, bize yaptığımız işin doğru olduğunu ispatlıyor.

 

Salonumuz toplantı bitiş saatinde hala doluydu. Katılımcılar doktorlarımızla salon içinde ve dışında sohbet etmeye, sorunlarını anlatmaya devam etti.

 

Uçağımızın Trabzon’ dan kalkacağı ve daha kat etmemiz gereken 2 saatlik yolumuzun olduğu aklımızdan uçup gitmişti sanki.

Sanki evlerimiz karşı binadaydı ve biz o kadar kolay ulaşabilecektik. An’ da yaşamak dedikleri bu olsa gerek J

 

Eşyalarımızı toplayıp, salondaki son katılımcımızı da uğurladıktan sonra, Giresun Belediyesi Tiyatro topluluğu sanatçısı sevgili Nevin Dizdar ile vedalaştık. Prova için gelmiş ama tüm gününü bizimle geçirmişti.

Kadın hassasiyeti dedikleri bu olsa gerek.

 

Trabzon’ a doğru yola çıktığımızda yağmur bize yine eşlik etti. Bu sefer gidenin ardından su döken bir “doğa ana” sevecenliğiyle.

 

“Yolunuz açık, toplantılarınız dolu olsun.

Gittiğiniz ve ulaştığınız her çiftin evine benim gibi bereket yağsın.

Meleklerin gelişi benim gibi ummadıkları anda ve hızlı olsun”

 

 

 

 

 

 

Tüp bebek tedavileriniz için  Prof.Dr.Bülent Tıraş  Doktor Formunu doldurunuz

ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ