Sibel’in Köşesi – Sayı 86 – 08.08.2003
TOPLANTILAR BAŞLIYOR ;İLKİ İSTANBUL’ DA
Merhaba;
Yazın tatil havasından bu ayların sıcak nedeniyle rehavetinden iyice hareketlerimiz ağırlaştı sanki..Benimde üstümde bir ağırlık var gibi hissediyorum. Bunu hemen halletmeliyiz. Silkinmek ve çeviklik kazanmamız gerekiyor. Hemde hemen. 24 Agustos ile başlayacağım bu haftaki yazıma.. İstanbul’da ilk toplantımıza baslıyoruz. Kadıköy Şifa hastanesi Tüp Bebek bölümü ile Cumartesi günü değil ; her zamankinden degişik bir pazar brunch u ile birlikte olalım dedik. Biliyorsunuz toplantılarımızı her zaman degişik ortamlarda ve degişik aktivitelerle de renklendirmeye ; anılarımıza ufak ufak renkli süsler ,güzel tatlar bırakmaya çalışıyoruz. Dostlarımızla buluşma; bir iki çay yada kahvenin sıcak tadı;doktorlarla yapılan soru cevapların ilginçliği ve çeşitliliği; konuların çokluğu ve zamana sığamama telası.. Bunların hepsi hoş aktiviteler .. en önemlisi ücretsiz olması ;benim ve gelen ekibin hep birlikte dostlarımızı ağırlıyormuş gibi hissetmemiz. Kadıköy Şifa Hastanesinin Tüp bebek bölümü de bu yıl kuruluşunun 5 yılını bizlerle birlikte o gün kutlayacak.Bu inanın bilerek olmadı.Ama hoş ve güzel bir tesadüf oldu. Ve bu kutlama nedeniyle iki arkadaşımıza o gün ücretsiz iki tüp bebek tedavisini derneğimize bağış verecekler.Bizde bir çok mutluluğu o gün birlikte yaşayacağız. Söylememe gerek yok sanırım İstanbul da olan bütün arkadaşlarımızı bekliyoruz. Saat: 11.00/15.00 arası e-mail: sibelt@cocukistiyorum.com Dernek: 0216 456 39 75-76 telesekretere de not bırakabilirsiniz. Gününüzün ve haftanızın aydınlık olması dilekleri ile ..
TANRI’DAN NOT ; Sorunu bu kutuya bıraktıktan sonra onu unut ve üzülmeyi kes.Bunun yerine hayattaki bütün güzelliklerle ilgilen,onlardan zevk almaya çalış. Eğer trafikte sıkışırsan, sinirlenme. Dünyada araba kullanmanın ne olduğunu bilmeyen pek çok kişi,araba kullanmanın ayrıcalık sayıldığı pekçok ülke var.Eğer işte kötü bir gün geçirirsen, yıllardır iş bulamadan oturan perişan insanları düşün. İlişkin kötü giderse, hiç sevememiş ve bu sebepten de hiç sevilmemiş insanları düşün. Bir hafta sonu kötü geçti diye tasalanırsan,çocuklarının rızkını çıkartmak için, 3 kuruş paraya günde 12 saat, haftada 7 gün çalışanları düşün. Dağ başında araban bozulur ve yürümek zorunda kalırsan hemen öfkelenme. Bir adım atabilmek için her şeylerini vermeye hazır kötürümleri düşün. Sabah uyandığında aynada,saçında bir ak tel daha görürsen tasalanma,saçsızlıklarını dert etmeyi akıllarına bile getiremeyen, yaşam mücadelesi veren kanser hastalarını düşün. Hayatta gayesiz kaldığını düşünüp karamsarlığa dalarsan müteşekkir ol. Senin yaşadıklarını göremeyen, genç yaşta öldükleri için senin kullandığın hiçbir fırsata sahip olamayanlar o kadar çok fazla ki. Eğer insanların cahilliklerinin, bağnazlıklarının,kötülüklerinin,aşağılıklarının, hırslarının kurbanı olursan, daha kötüsü olup seninde onlardan biri olabileceğini hatırla ve gene de şükret. Koşullar ne olursa olsun, her şeye rağmen hayat çok güzel ve uğrunda mücadele etmeye değer. BUNU AKLINDAN ÇIKARTMA………………. Ne dersiniz tam ders ama di mi? Teşekkürler Tanrım, her şey için, verdiğin en güzel
Sevgiler Sibel Tuzcu |