lady q  


Çocuk İstiyorum Dayanışma Derneği – Tüp Bebek

İnseminasyon yani Aşılama ve tüp bebek tedavisinin daha ileri aşaması Mikroenjeksiyon

İnseminasyon yani Aşılama ve tüp bebek tedavisinin daha ileri aşaması Mikroenjeksiyon

İnseminasyon ( Aşılama tedavisi -IUI ) daha çok rahim ağzına ait problemlerin bulunduğu, sperm sayısında ve hareketliliğinde hafif bozuklukların bulunduğu veya çifte ait hiçbir problemin bulunamadığı açıklanamayan kısırlık durumlarında uygulanmaktadır.

İnseminasyon yani aşılama için erkekten alınan sperm sıvısı laboratuvar koşullarında çeşitli yıkama işlemlerine tabi tutularak sperm hücreleri dışındaki tüm sıvılarından arındırılmakta, sperm hücreleri çok az bir sıvı içinde konsantre edilmekte böylece sperm sayı hareketlilik oranı artırılmaktadır. Daha sonra bu sıvı ince bir kateter yardımı ile rahim ağzından geçirilerek doğrudan rahmin içine verilmektedir.

Bu tedavi rahim ağzından salgılanan mukusun spermin rahim içine geçişini engellediği durumlarda en iyi sonucu vermektedir. Aşılama ayrıca nedeni açıklanamamış kısırlık olgularında ve hafif erkek kısırlığı olgularında da daha düşük başarı oranları ile kullanılmaktadır. En yüksek gebelik oranlarının ilk üç uygulamada olduğu altı uygulamadan sonra gebelik şansının çok düşük olduğu gösterilmiştir. Uygun koşullarda yapılmış üç inseminasyon sonrası yardımcı üreme tekniklerine geçilmesi düşünülebilir. Özellikle nedeni açıklanamayan kısırlık olgularında çiftlerin yaklaşık yüzde 25’inde tüp bebek uygulanmasında spermden veya yumurtadan kaynaklanan bir döllenme bozukluğu görülmektedir. İnseminasyon tedavisi ile gebelik şansı altı uygulama sonucu yaklaşık olarak yüzde 30 civarındadır

Yumurtlama yokluğu ilaçlara yanıt vermediği bazı durumlarda yumurtalık yetmezliğine bağlı olabilir. Tedavisi olmayan bu durumda tek çözüm ülkemizde uygulanmasına izin verilmeyen yumurta veya embriyo bağışıdır.

Mikroenjeksiyon

Sperm hücrelerinin herhangi bir nedenle kadın yumurtasına erişemediği veya yumurta zarını aşamadığı erkek kısırlığı durumlarında ise yeni bir tüp bebek yöntemi olan mikroenjeksiyon (ICSI) tekniği kullanılmaktadır. Bu tekniğin ortaya çıkmasından önce şiddetli erkek kısırlığı durumlarında kullanılan ilaç tedavilerinin ve varikosel ameliyatlarının etkinliği hiçbir zaman açık olarak ortaya konulamamıştır. Günümüzde uzmanlar bu tedavilerin şiddetli erkek kısırlığı olarak nitelenen durumlarda yeri olmadığını ve artık kullanılmaması gerektiğini ifade etmektedirler. Bu durumlarda uygulanan mikroenjeksiyon tekniği bu erkeklerin kaderini açık bir şekilde değiştirmiştir. İlk kez bu durumların tedavisi hücre düzeyinde yapılmaktadır. Tek bir sperm hücresi kadından elde edilen yumurtanın içerisine saç kılından daha ince bir iğne yardımı ile mikroskop altında enjekte edilmekte ve döllenme sağlanmaktadır.

Bu teknik esas olarak üç değişik kategorideki bozukluğa hitap etmektedir. Bunlar sperm sayısının ya da hareketliliğinin eksik olduğu durumlar veya sperm şekillerinin (morfoloji) bozuk olduğu durumlardır. Mikroenjeksiyon uygulamalarında döllenme oranı sperm oranı ile ilişkili değildir. Menide birkaç tane sperm hücresi bulunduğu durumlarda dahi döllenme oranı değişmemektedir (%70-80). Bu teknik ile birkaç sperm hücresi ile dahi gebelik elde edilebilmektedir. Sperm hücrelerinin hareketliliğinin yetersiz olduğu durumlarda ise bu teknikle spermlerin yumurta zarını aşmaktaki zorluğuna çare bulunabilmektedir. Sperm şekillerinin bozuk olmasının bir kısırlık nedeni olduğu bu durumlarda yapılan tüp bebek uygulamalarında dahi döllenmenin olmadığı veya döllenme oranının çok düşük olduğu uzun yıllardır bilinmektedir. Mikroenjeksiyon tekniği uygulamalarında sperm şekilleri döllenme ve gebelik oranları üzerinde olumsuz etki göstermemektedir.

Mikroenjeksiyonda

  • Yumurta bir tüp (pipet) yardımı ile emilerek sabitleştirilmekte
  • Sperm ince cam iğne ile yumurta içine enjekte edilmektedir.
  • İki gün sonra döllenmiş yumurta (embriyo) rahim içine yerleştirilmektedir.

ZİYARETÇİ YORUMLARI - 5 YORUM
BİR YORUM YAZ