Minik Nil in ailesine mucize ile gelmiş..
Sevgili Ayhan ve Berrin Yalçınkaya Güzel kızımız Nil’in ve ilk bebeklik hali ve şimdiki halini yollamış. Nil büyümüş Serpilmiş Maşallah koca kız olmuş. Allah bahtını da yüzü gibi açık ve güzel etsin diyoruz. Hikayeyi yeni sitemize aktarırken resmi alamamıştım. Mutlulukla yeniden koyup yayınlıyorum. Otoimmün Poliglandüler Sendrom hastası olan Berrin hanım bu nedenle FSH değerleri 190-200 cıvarına çıkmış.Ve tabi ki bu durumda hamilelik imkansız demişler. Ama Yüce Rabbimiz” benim için imkansız bir şey yok demiş” ve bu güzel aileye güzel Nil i emanet etmiş.
Hikayeyi birde onların ağzından dinleyin.
Biz Tekirdağ Çorlu’dan Berrin & Nil & Ayhan YALÇINKAYA.
Bugün internet sitenizi ziyaret ettiğimde pazar günkü çorlu toplantısından ve bizden bahsetmişsiniz.
İnanın okurken o kadar mutlu oldum, o kadar heyecanlandım ki anlatamam. Hemen eşim Berrin’i aradım ve yazıdan bahsettim. Kendisi de o kadar sevindi ki anlatamam.
Aslında istediğimiz toplantının sonuna kadar kala bilmek ve sizin bahsettiğiniz çekilişin bir tanesini kızımıza yaptırmaktı. Fakat kızım, geçen hafta mikrobik bronşit hastalığı geçirdi. Daha yeni iyileşti. Biz sahneden indikten biraz sonra uyudu. Yukarıda bebek arabasında yatıyordu. Orası da (bize göre iyi ama)biraz serindi. O yüzden Doç. Dr Selman Bey’in genel koordinatörü olan bayan (çok özür dilerim ismi aklıma gelmedi) ile konuştuk biraz ve gitmemiz gerektiğini söyledik. Ama ben size bizim iletişim bilgilerimizi ve ve ve mucize (tıpta ki adı ile ) bebeğimizin fotoğraflarını yolluyorum. Bu fotoğraf ve hikayemizi istediğiniz şekilde kullanabilirsiniz. Eşim o gün sahneye çıktığımızda da söylemişti hatırlarsanız! “benim bir gün bir şekilde çocuğum olacak” demişti. İşte bu umudu hiçbir zaman kaybetmemek gerektiğini düşünüyoruz.
Ben size bir şey daha anlatmak istiyorum. Biz eşimle birlikte Çapa Tıp Fakültesi İnfertilite bölümüne muayene olmaya gitmiştik. Eşimi paravanın arkasına aldılar ve ultrasonda muayene ediyorlar. Ben de o sırada çok saygı değer Doktor bey (ismini öğrenmek ihtiyacı hissetmedim )’in masasında oturuyoruz ve eşimin tahlil sonuçlarına bakıyor. Bana söylediği söz ve yaptığı hareket aynen şöyle;
“ya kardeşim bu sonuçlarla bebek olur mu yaa… (bu arada dosyayı benim önüme resmen fırlattı) ben sizin yerinizde olsam hiç uğraşmam. Olmaz sizin çocuğunuz falan”…
Yani o dönemde duymaktan çekindiğimiz en son cümleleri orada duyduk. (BU ARADA EŞİMİN fsh DEĞERLERİ 190-200 CİVARINDAYDI.)
Fakat biz hiçbir şekilde umutsuzluğa kapılmadık. Her ne kadar eşim kendisini “artık benim çocuğum olmayacak” psikolojisi içerisine sokmaya çalıştı ise de bunu beceremedi ve bugün 10 aylık bir kızımız ile birlikteyiz.
Yüce Rabbim isteyen herkesi evlat sahibi yapsın.
Saygı ve sevgilerimle.
AYHAN YALÇINKAYA
******
Şimdi BERRİN YAlÇINKAYA nın hikayesini okuyalım.
Merhaba
Sibel hanım ben berrin Yalçınkaya 25 ocak pazar günü eşim ve kızımla çorludaki toplantınıza katıldık bugün yazınızı okudum bizden bahsetmişsiniz hani şu umutsuz vaka olup tedaviyi bırakıp 2 ay sonra hamile kalan bayan. Yazınızdan çok duygulandım ve toplantıya geliş sebebimizde hem sizleri tanımak hem de umudunu yitirmeye başlayan arkadaşlara biraz umut olmaya geldik.
Ben size biraz hastalık hikâyemden bahsetmek istiyorum. Ogün ayrıntılı olarak anlatamadım.
Ben şuan 32 yaşındayım 27 yaşındayken adet düzensizliği sebebiyle doktora gittim fsh. düzeyim 120 çıktı ve dr. 15 gün sonra yine bir tahlil yaptırmam gerektiğini söyledi aynı şekilde tekrarladık ve sonuç üzücü dr erken menopoz olduğunu fakat çapa tıp fakültesinde bir araştırma yapılmasını söyledi ve süreç böyle başladı.
Çapaya gittik tabi teşhis konulana kadar neler çektim bir ben bir Allah bilir o kapıdan o kapıya yani zorlu bir süreç en son kapı endokrinoloji bölümü oldu ve oradan yapılan tahlil ve araştırmaların neticesinde Otoimmün Poliglandüler Sendrom hastası olduğum ortaya çıktı .Bu hastalık bağışıklık sisteminin bilinmeyen bir nedenle kendi vücudundaki organlarıyla savaşması benim yumurtalıklarıma mideme ve troit bezlerime vurmuş ve şuan hala dr. kontrolündeyim.
Çapa tıp fakültesin çok değerli doktorum Harika hn. kontrolü altında troid ilaçlarımı düzeni olarak kullanıyorum.Bu teşhisten sonra görüştüğüm muayene eden dr.lar fsh değerinin çok yüksek olduğunu erken menopozda olduğumu tüp bebek yapılamayacağını söylediler ama bu muayeneler çapada 3-4 kez sürdü tabi benim halimi anlatmaya söz yetmez her Çapadan çıkışımda bahçesinde oturup dakikalarca ağlayıp öyle geri dönüyordum.
Sonra bir hastanenin ilanlarını gördüm kendinden randevu alıp gittik dr. hanımdı yanılmıyorsam dosyayı kendi hazırladı ve sonra onunla birlikte Profesörle görüştük tabi sonuç çok kötüydü.bu şartlar altında şansınız %5 dedi ama genç hastasın şansın bu sebepten ötürü %10 lara çıkar dedi neyse 15 gün sonra yine kontrole gittik ben de kistte vardı yumurtalıklarım da o kisti baskılayıp tekrar bakalım dediler ve hiç yumurta yok ama biz 15 gün önce gittiğimizde tüp bebek tedavisine başladık gereken ilaçları kullanmaya başladım.
Vitaminler ve Dhea gibi tüp bebek tedavisinde verilen ilaçlar neyse 15 gün sonra hiç yumurta bulunmayınca bana şansınız %2 ye düştü hiç yumurta yok dediler tabi duygularımı bir Allah bir ben bilirim. Dr ben %2 şansa sahip olsam yaptırırdım dedi fakat eşim benim daha fazla üzüleceğimi düşünüp tedaviden vazgeçelim dedi ben vazgeçmek istemedim ama sonunda tedaviyi bıraktım.
Çalışıyordum işten ayrıldım dinlendim kafamdan bu bebek olayını attım kabullendim yani . Allah dilediğine verirdi sonuçta çocuğu da, malı, sağlığı da benim kaderim buydu demek ki yumurta naklini zaten hiç düşünmedim sonuçta dinen uygun değildi ve ben Allaha çok inanan biriyim isyan etmedim ama bi şekilde bu dünyadan bir çocuk sahibi olmadan gitmeyeceğim diyordum herkese ama nasıl onu bilmiyordum işte sonra 2 ay geçti aradan.
Bu arada bir halsizlik bitkinlik başımı yastıktan kaldıramıyorum eşim yat dinlen hiçbir şey yapma diyor laf aramızda uykuyu da çok severim bende yatıp dinleniyorum ama 3 gün geçti ben düzelemedim midemde bir fena neyse bana bir hamilelik testi yap diyorlar yok diyorum ne hamileliği daha önce böyle hayal kırıklıklarımız yaşanınca o tek çizgiyi görmeye hiç niyetim yok bu durum birkaç gün devam etti sonra karar verdim bir test aldım ve sonuç pozitif dizlerimin bağı çözüldü saatlerce ağladım inanamadım özel bir laboratuara gidip kanda baktırdım ve sonuç 5 haftalık hamileyim ve ben hamileliğimi öğrenmeden birkaç gün öncede uçak yolculuğu yaptım ve kızım öyle inatçı çıktı ki rahatsızlığıma rağmen hastalığım onu da düşman görüp savaşa bilir ve onu da düşüre bilirdi ama kızım savaşıp onları yendi 25,04,2008 tarihinde 4kg80 gr olarak dünyaya geldi Allaha çok şükür bana bu duyguyu yaşattı.
Benim gibi olan bebek sahibi olmak isteyen arkadaşlara tavsiyem hiçbir zaman Allahtan umut kesmesinler isyan etmesinler ve asla amaçlarından vaz geçmesinler ben aktarlardanda çok yardım aldım çok macunlar çaylar kullandım Allaha çok dua ettim ve çevremdeki insanlar bana evlat sahibi olmam için çok dua ettiler hatta yengemin kız kardeşi üniversitede okuyordu o dönemler yurtta bir akşam benim için arkadaşlarıyla oturup dua etmişler bir bebeğim olsun diye hepsine çok teşekkür ediyorum ve her zaman Allaha bana böyle bir evlat verdiği için defalarca şükrediyorum ve dilerim Allah isteyen herkese evlat nasip etsin ama inanmak başarmaktır hep bi çocuk sahibi olacaklarına inansınlar ve asla Allaha isyan etmesinler.Size de çok teşekkür ederim beni orada arkadaşlarla karşı karşıya getirip hikayemi anlatmama izin verdiğiniz için toplantının sonuna kadar kalamadık çünkü kızım arabasında uyudu ve orası soğuktu 2 hafta önce hastalanmış ve tedavisi yeni bitmişti bende yine hastalanmasından korktum ve toplantının sonunu bekleyemedim kusura bakmayın sizlere ilginizden ötürü çok teşekkür ederim eşim size kızımın fotolarını mail atmış olacak hoş çakalın sevgi ve saygılarımla.
Berrin YALÇINKAYA